Metro Türkiye sürdürülebilirlik performansını değerlendirdiği raporun 4’üncüsünü yayımladı.
Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiative) tarafından yayımlanan GRI Standartları’nın “temel” seçeneğine uygun şekilde hazırlanan raporda, Metro Türkiye’nin sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda 2018 – 2019 dönemindeki performans, aksiyon, hedef ve gelecek planları paylaşılıyor.
Metro Türkiye’nin 4’üncü raporuyla ilgili değerlendirmede bulunan Metro Türkiye Kalite Güvence Grup Müdürü Tülay Özel, “Metro Türkiye olarak, sürdürülebilirliği bir iş yapış biçimi olarak ele alıyoruz. Sorumlu kurumsal vatandaş olarak üreticilerimizle, yerli ürünlerle ve eğitim verdiğimiz şeflerimizle birlikte insan odaklı, çevreye saygılı, yerel değerleri koruyan, anlamlı ve etkin işlere imza atmak üzere yaklaşık iki milyon müşteriye bu anlayışla hizmet veriyoruz. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için çalışıyor ve bunun sonu gelmeyecek bir yolculuk olduğunu biliyoruz. Çevresel, sosyal, ekonomik ve yönetişim alanlarındaki performansımızı şeffaflıkla paylaştığımız 2018 – 2019 Sürdürülebilirlik Raporu’nu paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.
Mağaza et üretiminde %100 izlenebilirlik sunuyor
Metro Türkiye, izlenebilirliği tedarik zinciri süreçlerine dâhil ederek ürünlerinin gıda güvenliğini ve kalitesini güvence altına alıyor, türlerin korunmasına destek oluyor. Bu yaklaşımla tedarik zincirinde şeffaflığı sağlıyor, müşterileri de sorumlu tüketim konusunda teşvik ediyor. 2014’te başlayan Kırmızı Taze Ette İzlenebilirlik projesi kapsamında mağaza et üretimi için %100 izlenebilirlik hedefine 2018 yılında ulaştı. 2019 sonuna kadar mağazalarında et izlenebilirlik bilgisini e-faturaya aktardı. Et tedarikçilerinin %100’ünün barkotlu etiket sistemine geçmesini sağladı. Satın alınan tüm etlerin izlenebilirliği ile ilgili Türkiye’de bir ilk olan GS1-128 barkod uygulamasına 2020 yılında başlayan Metro Türkiye’de müşteriler mağazalarından satın aldıkları tüm karkas ve vakum et ürünlerinin çiftlikten rafa geliş hikâyesini faturalarda görebiliyor. Metro Türkiye et ve balık İzlenebilirliği uygulamalarıyla da 2018’de Sürdürülebilir İş Ödülleri’nin Tedarik Zinciri Yönetimi Ödülü’nün de sahibi oldu.
Gıda güvenliği için bir yılda 5.461 analiz gerçekleştirdi
2019 yılı itibarıyla %99’u yerel tedarikçi olmak üzere toplam sayısı 5.044 olan tedarikçileri ile geniş bir değer zincirine sahip olan Metro Türkiye bu zincir boyunca yüksek kalite ve güvenlik standartlarını korumak ve geliştirmek amacıyla düzenli olarak denetimler ve analizler gerçekleştiriyor. Tedarik ettiği ürünleri mikrobiyolojik, kimyasal, fiziksel, pestisitler, ağır metaller vb. 1.600 parametre açısından analiz ederken tüm tedarikçilerini Uluslararası Gıda Güvenliği Girişimi (GFSI) standartları temelinde hazırlanan IFS Global Market Food ve MAS (Metro Assessment Solution) sistemine göre ürün güvenliği ve hijyen gereklilikleri açısından denetliyor. 2019 yılında kendi markasını taşıyan ürünlerdeki tedarikçilerinin %72’si GFSI gıda güvenliği sertifikasına sahip olan Metro Türkiye ürün güvenliği denetimlerinin yanı sıra tedarikçilerini sosyal uygunluk denetimlerine de tabi tutuyor. %100 gıda güvenliği hedefiyle gıda ürünlerinde 2019 yılında 5.461 analiz gerçekleştirilirken TÜBİTAK tarafından mağazalarda habersiz gerçekleştirilen gıda güvenliği denetimleri kapsamında yıl içerisinde 199 denetim yapıldı. Metro Türkiye, hizmet aldığı gıda ürünleri platformlarında uluslararası gıda güvenliği IFS lojistik standardına (IFS Logistics Standard/International Featured Standard) sahip Türkiye’deki tek kuruluş olarak da dikkat çekiyor.
Yerel tohum kullanılarak yetiştirilen ürünler için %100 alım garantisi veriyor
Türk mutfağının değerlerini gelecek nesillere aktarmak için yerel üreticilerden tedarik edilen ürünlerin raflarda tüketici ile buluşmasına kadarki süreçte “İşin Mutfağında” olan Metro Türkiye, yerel tohumların kullanımını ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını teşvik ediyor, yerel tohum kullanılarak yetiştirilen ürünler için %100 alım garantisi veriyor. Belirli bir bölgeye ait ürünleri kooperatiflerden alıyor, kooperatifleşmeyi teşvik ediyor. Çalıştığı kooperatifleri ürün seçimi, ürün miktarının belirlenmesi, etiketleme ve ambalajlama konularında destekliyor ve belli bir standardı yakalamalarını sağlıyor. Metro Türkiye’de tedarikçilerin %99’unu yerel tedarikçiler, tedarikçi ödemelerinin %98’ini ise yerel tedarikçilere yapılan ödemeler oluşturuyor.
Coğrafi İşaretli ürünlerin satışı %53 artarak 330 milyon TL’ye ulaştı
Metro Türkiye “İşin Mutfağında” olarak, Coğrafi İşaretli ürünlerin tescil edilmesinden ihracatına ve restoran menülerine dâhil edilmesine kadar tüm süreçlere verdiği destekle ürüne, üreticisine ve ülke ekonomisine fayda sağlayan bir model oluşturuyor. Coğrafi İşaret potansiyeli olan ürünlerin Türkiye’de; Türkiye’de Coğrafi İşaret tescili olan ürünlerin AB’de tescil edilmesinden ihracatına kadar bütün süreçleri hayata geçiriyor. Metro Türkiye raflarındaki Coğrafi İşaret tescilli ve aday ürün sayısı 2017 yılından bu yana %76 artarak 150’ye ulaştı. Coğrafi İşaret tescilli ve aday ürünlerin satışları her yıl artış gösteriyor. 2017 yılına kıyasla 2019 yılında Coğrafi İşaretli ürünlerin satışı %53 artarak 330 milyon TL’ye ulaştı.
Pandemide 1.500 işletmenin ihtiyacını karşıladı
Metro Türkiye pandemi sürecinde de iş ortaklarının operasyonlarını güvence altına almalarına destek veriyor. Bu kapsamda Nisan 2020’de yeme-içme sektörüne destek olmak amacıyla Küçük İşletmem İçin projesini başlattı. Hayata geçirilen proje kapsamında, yeme-içme sektöründeki küçük işletmelere can suyu olmak amacıyla 5.000 TL’lik ürün ve hizmet yardımı sağladı. Metro Türkiye bu destekle birlikte işletmelerin kira, fatura giderleri, personel ödemesi gibi harcamalarına kaynak ayırmasını sağlamayı amaçladı ve bugüne kadar yaklaşık 1.500 işletmenin ihtiyacını karşıladı. Böylece 8 milyon TL’lik ürün ve servis hizmeti sağlayarak, 10 bin kişilik istihdamın korunmasına ve 3 milyar TL’lik yerel ekonominin canlandırılmasına katkıda bulundu. Metro Türkiye, Horeca’nın Haziran 2020 itibarıyla yeniden faaliyete geçtiği “Mutfağa Dönüş” döneminde de tüm müşterileri için güvenilir alışverişin adresi olmak için hassasiyetle çalışmalarına devam etti. Metro Türkiye ve Gastronometro olarak işletme sahiplerini desteklemek amacıyla Gastronometro web sitesi üzerinden “Kovid-19 ile Mücadele ve Hijyen Önlemleri” başlıklı, uzman isimlerin yazılarının da yer aldığı kılavuzlar paylaştı ve bir eğitim programı oluşturdu. Restoran ve otellere özel olarak hazırlanan bu eğitimi başarıyla tamamlayanlara Gıda Güvenliği Derneği tarafından onaylanan sertifikalar veriliyor. Bir aylık sürede, komilerden şeflere kadar 30 bine yakın kişiye sertifika verdi.
Çevre için 1,5 milyon TL yatırım yaptı
Metro Türkiye sorumlu operasyonlar için çevresel etkileri bütüncül bir yaklaşımla yönetiyor. Operasyonlarında ve tedarik zincirinde etkileri azaltma hedefiyle, doğal kaynakların sorumlu bir şekilde kullanımını sağlayan; enerji tüketimi, sera gazı salınımları ve atık oluşumunu azaltan; mevzuat gerekliliklerin ötesine geçen ve sektöre liderlik eden uygulamaları hayata geçiriyor. Metro Türkiye bu amaç için 2019 yılında toplam 1,5 milyon TL’lik çevre yatırım ve harcaması gerçekleştirdi. Çevresel sürdürülebilirliği iş yapış şeklinin bir parçası olarak ele alan Metro Türkiye, gıda atıklarını %50 oranında azaltma hedefine ulaşabilmek amacıyla da öncelikli olarak atıkların oluşma sebeplerini belirlemek üzere bir çalışma yürütüyor. Fazla Gıda ile gerçekleştirdiği iş birliği kapsamında da hâlâ satılabilir olan gıdaları atık olmaktan kurtarıyor. Metro Türkiye 2019’da 385 bin öğün yemeğe denk gelen 163,5 ton gıdayı, 30 gıda bankası aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı. Fazla Gıda ile yaptığı iş birliğiyle Sürdürülebilir İş Ödülleri B2B İş Birliği kategorisinde birincilik ödülünü aldı.
Top Employer Enstitüsü “En İyi İşveren” sertifikasını kazandı
Metro Türkiye sorumlu işveren olarak yaptığı işin merkezine insanı koyarak çalışan markası olmayı hedefliyor. Bu doğrultuda, çalışanları kişisel ve profesyonel gelişim imkânlarıyla güçlendiriyor, onlara mutlu çalıştıkları ve karar süreçlerine dahil oldukları bir iş ortamı sunuyor. İşe alım süreçlerinden yetenek yönetimine, performans yönetiminden kariyer yönetimine tüm insan kaynakları uygulamalarında çalışanların güçlenmesine odaklanıyor. Bu kapsamda Metro çatısı altında istihdam ettiği 4.147 çalışanının farklılıklarını özgürce ortaya koyabilecekleri, kariyer yolculuklarında önemli kazanımlar sağlayabilecekleri uygulamalarla onları destekliyor. Böylece hem iş performansını geliştiriyor hem de tercih edilen şirketler arasında yer alarak yeni yetenekleri çekiyor. Bu çalışmaları sonucunda Metro Türkiye, Top Employer Enstitüsü “En İyi İşveren” sertifikasını 2019 yılında da almaya hak kazandı.