Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Micro Focus’un müşteri ve iş ortaklarına yönelik en kapsamlı etkinliği olan “Micro Focus Virtual Realize Tour ‘20” ilk kez sanal olarak gerçekleştirdi.
500’ün üzerinde katılımcının izlediği etkinlikte bilişim teknolojileri alanındaki son trendler konuşuldu, farklı sektörlerden şirketler başarı hikayelerini paylaştı. Micro Focus Global CEO’su Stephen Murdoch ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da etkinlikte Micro Focus ve yazılım sektörünün Türkiye’de geldiği noktaya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Micro Focus’un Türkiye’deki en önemli müşteri etkinliği “Micro Focus Virtual Realize Tour ‘20” bu yıl ilk kez sanal olarak gerçekleştirildi. Bilişim teknolojileri alanındaki son trendlerin masaya yatırıldığı yarım gün süren etkinlikte, farklı sektörlerden duayenler konuşmacı olarak yer aldı. Micro Focus Türkiye ve Yunanistan Genel Müdürü Deniz Kırca’nın açılış konuşmasıyla başlayan etkinlikte, Micro Focus Global CEO’su Stephen Murdoch ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da özel bir konuşma yaptı.
2 özel panelin gerçekleştirildiği etkinlikte 3 ayrı salonda ürün bazında paralel oturumlar düzenlendi. Moderatörlüğünü Cüneyt Özdemir’in yaptığı “Dijital Dönüşümde Yapay Zeka” oturumunda, farklı sektörlerden üst düzey katılımcılar konuyu derinlemesine tartışarak, kendi başarı hikayelerini paylaştı. Paneller sonrasında ise 3 ayrı salonda gerçekleşen başarı hikayesi sunumlarıyla finanstan, perakendeye, holdingden havacılık sektörüne kadar farklı sektörlerden şirketlerin Micro Focus çözümleriyle gerçekleştirdikleri başarılı projeler masaya yatırılarak dinleyicilerle paylaşıldı.
“Dönüşümde yapay zeka öne çıkıyor”
Bu özel etkinlikte köklü deneyim ve teknolojinin getirdiği yenilikleri harmanlayarak oluşturdukları çözüm ve hizmetleri, katılımcılarla buluşturduklarını belirten Micro Focus Türkiye ve Yunanistan Genel Müdürü Deniz Kırca, şirketlerin teknolojik dönüşümünde yapay zeka temelli teknolojilerin öne çıktığını ifade etti. En başarılı teknolojik dönüşüm projelerinde Micro Focus olarak yer almaktan mutlu olduklarını dile getiren Kırca, “Tüm dünyada farklı sektörlerdeki kurumlarla çalışıyoruz. Gerek siber güvenlik gerek büyük veri gerekse bulutta Micro Focus’un başka yatırımları olmasını da gönülden istiyor ve umuyorum” dedi.
Birkaç ay önce gerçekleşen ve büyük yankı uyandıran Atar Labs’ın satın alınmasıyla ilgili olarak da Kırca şöyle konuştu: “Özellikle bu dönemde Micro Focus gibi global bir yazılım devinin Türkiye’ye yaptığı R&D yatırımının çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca bu durum, ülke olarak pazar potansiyelimizi de gözler önüne seriyor. Yine sektörde takip edilen bu konuyu ve güvenlik sektöründeki son gelişmeleri de katılımcılarımızla paylaşmak da bizim için heyecan vericiydi.”
“Maliyetlerini düşürmelerini sağlıyoruz”
Micro Focus Global CEO’su Stephen Murdoch, açılışta yaptığı konuşmasında Micro Focus olarak her zaman müşteri odaklı hareket ettiklerini belirtti. Şirket olarak başarılarını müşterilerinin başarısına bağladıklarını ifade eden Murdoch, “Müşterilerimizin IT’lerini dijital dönüşümle sadeleştirmek, işte karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olmak ve pazardaki fırsatları hayata geçirmelerini sağlamak bizim en önemli misyonumuz. 40 yıllık deneyimimizle yenilikçi teknolojilerimizi müşterilerimizin daha başarılı olması için geliştiriyor, dünya genelinde 40 binin üzerinde müşterimize 600’ün üzerinde ürünle hizmet veriyoruz. Yüksek teknolojili çözümlerimizi pragmatik bir yaklaşımla müşterilerin hem bulundukları alanda hızlanması ve işlerini geleceğe dönüştürmeleri için tasarlarken aynı zamanda onların maliyetlerini düşürmelerini sağlıyoruz” dedi.
“Türkiye, teknolojide heyecan verici bir merkez”
Konuşmasında teknolojide kilit noktalarda liderliklerini güçlendirmek için satın alma fırsatlarını da değerlendirdiklerini ifade eden Murdoch, bunun son örneğinin Türkiye’de Atar Labs’ı satın almak olduğunu anlattı. Murdoch, konuyla ilgili şöyle konuştu: “Atar Labs Türkiye’nin lider siber güvenlik şirketi. Bu satın alma sadece mevcut güvenlik portföyümüzü tamamlamakla kalmıyor, aynı zamanda gelişen Türkiye’ye olan inancımızı ve bağlılığımızı da gösteriyor. Türkiye teknolojide heyecan verici bir merkez. Türkiye’ye son gittiğimde özellikle yeni İstanbul Havalimanı’nın teknolojisinden ve orada yaratılan dijital dönüşüm yaklaşımından ve Türk Hava Yolları, Akbank, Garanti gibi birçok kurumla yaptığımız etkileyici çalışmalardan çok etkilendim. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Mustafa Varank’ın vizyonu, Türkiye’nin teknoloji sektöründe ortaya koyduğu gelişim de beni etkiledi. Hiç şüphe yok ki bu durum, Türkiye’de bir satın alma yapma güven ve kararına olmamızın önemli bir parçasıydı, inanılmaz derecede heyecanlandık. Türkiye, yeni teknolojiyi benimseme tutkusu ve yeteneği olan genç bir nüfusa sahip. Atar’ın satın alınması ve Türkiye’de araştırma ve geliştirmeye devam eden taahhüdümüz aracılığıyla bu konuya tam anlamıyla katıldığımız için mutlu ve minnettarım. “
Siber güvenlikte en büyük satın alma
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da konuşmasında Micro Focus’un AtarLabs’ı satın alarak İsrail, İspanya, Portekiz, İtalya ve Hollanda gibi ülkeler arasından tercihini Türk mühendislerinden yana yaptığını belirtti. Böylece siber güvenlik alanında ülkemizdeki en büyük satın almanın gerçekleştiğini dile getiren Bakan Varank, “Yazılımda dünyanın ilk 10 şirketinden biri olan Micro Focus, siber güvenlik Ar-Ge’sini bundan böyle Ankara’da yapacak. Bu yatırım, aslında önemli mesajlar içeriyor. Türkiye yatırımcılara güven veriyor. Bu satın almayla birlikte; Atar Labs’ın kabiliyetleri Türkiye sınırlarından çıkıp, dünyanın diğer ülkelerine kolaylıkla yayılabilecek. Ben siber güvenlikteki bu başarının, yazılım sektöründeki diğer girişimcilere de örnek olacağından eminim” dedi.
“Hedef 500 bin yazılımcı”
Bakanlık olarak yazılım ekosisteminin geliştirilmesini çok önemsediklerini de ifade eden Bakan Mustafa Varank, sözlerine şöyle devam etti: “Dijital dönüşüm ya da yapay zekâ temelli tüm teknolojilerin tabanında yazılım var. Sektörü daha da ileriye taşımak için; yatırımları destekliyor, finansa erişim imkânlarını çeşitlendiriyor, Ar-Ge ekosistemini besliyor ve sektörün omurgası olan insan kaynağını yetiştiriyoruz. TÜBİTAK son 5 yılda, bin 200 projeye 1 milyar liranın üzerinde kaynak aktardı. Teknoloji tabanlı start-up’ların finansa erişimini kolaylaştırmak için girişim sermayesi fonları kuruyoruz. İnsan kaynağı alanında en temel hedefimiz, hâlihazırda 170 bin seviyelerinde olan yazılımcı sayısını 2023 yılına kadar en az 500 bine yükseltmek. Sahip olduğumuz bu güçlü altyapı ve sunduğumuz destekler; Peak Games ya da Atar Labs gibi pek çok start up’ın doğmasına, gelişmesine ve küresel bir markaya dönüşmesine katkı sağlıyor. Önümüzdeki dönemde daha nice başarı hikâyelerine hep birlikte şahit olacağız.”