Dijital Pazarlama İletişimi Platformu DPİP ve Harvard Business Review Türkiye iş birliğiyle düzenlenen “Pazarlama İletişiminin Dijital Dönüşümünde Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik” konulu webinar 15 Mart 2021’de geniş bir dinleyici kitlesine yönelik olarak gerçekleştirildi.
Webinarda dijital dönüşüm yolculuğunun bir parçası olan dijitalin karanlık yüzü, marka güvenliği ve zararlı içeriklerin toplumsal etkileri konusunda sektör paydaşlarının sorumlulukları mercek altına alındı.
Reklamverenler Derneği (RVD), Reklamcılar Derneği (RD), İnteraktif Reklamcılık Derneği (IAB Türkiye) ve Mobil Mecralar Araştırma Pazarlama ve Reklamcılık Derneği (MMA Türkiye)’nin bir araya gelerek kurmuş oldukları Dijital Pazarlama İletişimi Platformu (DPİP) ve Harvard Business Review Türkiye “Pazarlama İletişiminin Dijital Dönüşümünde Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik” konulu webinarın gerçekleşmesine öncülük etti. 15 Mart 2021 tarihinde gerçekleşen webinarda, GARM (Global Alliance For Responsible Media) İnisiyatif Lideri Rob Rakowitz, Mobil Marketing Association, EMEA Genel Müdürü Chris Babayode, DPİP Yönetim Kurulu Üyesi ve GARM lideri Alkan Eraltan, Mobil Marketing Association Türkiye ve MENA Bölge Direktörü Melis Ertem konuşmacı olarak yer aldı. Etkinlik, HBR Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan’ın moderatörlüğünde gerçekleşti. “Pazarlama İletişiminin Dijital Dönüşümünde Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik” webinarında ele alınan en önemli konular, dijitalin karanlık yüzü, marka güvenliği ve zararlı içeriklerin toplumsal etkileri konusunda sektör paydaşlarının sorumlulukları oldu.
“Dijitalin karanlık yüzüyle savaşmak için birlikte hareket etmek gerekiyor”
Reklamverenler Derneği ve DPİP Yönetim Kurulu Üyesi, GARM lideri Alkan Eraltan konuşmasında dijital platformlardaki kötü niyetli ve zararlı oluşumlara vurgu yaparak, mücadele için atılan adımların yeterli olmadığına ve birlikte hareket etmenin çok önemli bir hale geldiğine değindi. Eraltan, Dünya Reklamverenler Federasyonu’nun inisiyatifi ile dijital reklamcılığın sağlıklı gelişimi için kurulan GARM’ın (Global Alliance For Responsible Media) dünyadaki tüm reklam platformları, reklam ajansları ve STK’ların bir araya gelerek; regülasyon, bilinirlik, ölçümleme konusunda ortak platformlar oluşturma çalışmalarına öncülük ettiğini vurguladı. DPİP’nin de Türkiye’de dijital pazarlama iletişiminin güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde gelişmesinin gözetilmesi ile reklam sektörünün ve tedarik zincirinin şeffaflaşmasını sağlamak için faaliyetlerini sürdüreceğini ifade eden Eraltan, çalışmaların kısa süre içinde meyvelerini vereceğini ve bu doğrultuda kültürel özelliklere uygun olarak lokal adaptasyon çalışmalarının hızla yapılması gerektiğini söyledi.
“DPİP’in çok önemli bir misyonu var”
DPİP Proje Koordinasyon Kurulu Üyesi ve Mobil Marketing Association Türkiye ve MENA Bölge Direktörü Melis Ertem DPİP’in, büyüyen dijital pazarlama ekosisteminde; sektörün reklam sahteciliği, marka güvenliği ve kişisel verilerin korunması gibi pek çok hayati alanını adreslemek ve burada bir güç birliği kurmak amacıyla kurulduğunu ifade etti. Platformun misyonunun, paydaşlarından da güç alarak hem dijital pazarlama iletişimi ekosistemindeki sorunları tespit etmek, hem de bu sorunları adresleyen global programları da göz önünde tutarak yerel programları oluşturmak olduğunu belirten Ertem, dijital reklam ve güvenlik konusunun markaların yeni dönemde en önemli önceliklerinden biri olduğuna vurgu yaptı.
“Standartların oluşturulması ölçülebilirliği ve denetimi sağlayacak”
Webinarın panel bölümüne DPİP’in davetlisi olarak katılan Dünya Reklamverenler Federasyonu WFA’in inisiyatifi ile dijital reklamcılığın sağlıklı gelişimi için kurulan Global Alliance For Responsible Media (GARM) ittifakının lideri Rob Rakowitz, dijital pazarlama iletişiminde ve reklam faaliyetlerinde oluşturulacak standartların markaları korumada büyük bir önemi olduğuna vurgu yaptı. Rob Rakowitz, “Sorunlarla başa çıkmak için önce kategorileri belirlemeli, tanımlar oluşturmalı ve bunları doğru yönetmeliyiz. Ardından bağımsız bir referans noktasından ölçümlemelerimizi gerçekleştirmemiz gerekli” dedi. Verilerin şeffaf ve doğru kategorize edilmiş olmasının, reklamların bağımsız denetim şirketleri tarafından denetlenebilmesine olanak tanıyacağını da ifade eden Rakowitz, bir sonraki adımın GARM çalışmalarının ve ölçüm sisteminin, yerel platformların desteği ile ihtiyaçlara uygun hale getirilerek ülkelere entegrasyonu olacağını sözlerine ekledi.
“Marka güvenliği üst yönetimde temsiliyet gerektirecek kadar önemli”
Mobile Marketing Association Genel Müdürü Chris Babayode, dijital pazarlama iletişiminin tüketici boyutunu ele alarak, tüketicilerin sahip oldukları değerlere ters düşen bir marka ile karşılaşmalarının onları uzaklaştırdığına dikkat çekti. Marka güvenliğinin iç paydaşlarla başlayarak, halkla ilişkilerden pazarlama departmanına dek tüm birimlerin sorumluluğunda olduğunu ifade eden Babayode, marka güvenliği konusunun yönetim takımlarında temsil edilmesinin önemine, olası krizlere hazırlanmanın ve krizleri oluşmadan önlemenin gerekliliğine değindi. Chris Babayode markaların influencer kullanırken dikkatli olmaları gerektiğine de vurgu yaparak, “Influencer’ın yanlış koyduğu bir içerik markayı çok olumsuz bir şekilde etkileyebilir. Burada tedbirlerin ve aksiyon planlarının devreye alınması ayrıca sürekli olarak konu ile ilgili öğrenimin devam etmesi gerekir” ifadelerini kullandı.