Metro Türkiye, reyonlarına gelen tüm deniz balıklarında periyodik olarak kurşun, kadmiyum ve cıva olmak üzere toplam üç parametrede ağır metal analizleri uyguluyor.
Son dönemde yaşanan müsilaj sorunu nedeniyle Marmara Denizi’nden gelen deniz ürünlerini mevcut analizlere ek 6 mikrobiyolojik test parametresi ile birlikte, toplam 9 parametrede analiz ederek, müşterilerine güvenle ulaştırıyor. Kabuklu ürünlerini ise buna ilave 3 parametre ile toplamda 12 parametrede analiz ediyor. Ayrıca Metro Türkiye, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’nin yürüttüğü TÜBİTAK projesine, Gıda Güvenliği Derneği (GGD) ile iş birliği içerisinde destek veriyor. İş birliği kapsamında, sezon boyunca yapılacak takip ile olası mikrobiyolojik ve kimyasal riskler değerlendirilecek ve elde edilen bulgular tüketicilerle eş zamanlı olarak İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi ve Gıda Güvenliği Derneği aracılığıyla paylaşılacak. Bu sayede elde edilen veriler, ülkemiz sularında yaşanmış müsilaj vakasının ardından oluşan etkilerin belirlenmesinde bir ilk; dünya literatüründe de özgün ve öncü olacak. İzlenebilirlik kapsamını genişletme adına çalışmalarını daha da hızlandıran Metro Türkiye, bugün itibarıyla deniz balıklarında %100’e yakın izlenebilirlik sunuyor. Müşteriler, akıllı telefonlarından okuttukları QR kod ile saniyeler içerisinde deniz balıklarının hangi denizden geldiğini, hangi tarihte avlandığını, hangi tedarikçiden tedarik edildiğini şeffaflıkla öğrenebiliyor.
“Haftada en az 2 kez balık tüketin”
Haftada en az 2 kez balık tüketimine özen gösterilmesi tavsiyesinde bulunan Beslenme Uzmanı, Sürdürülebilir Yaşam Aktivisti ve UN FAO destekçisi Dilara Koçak şunları söyledi: “Balık tüketimi ve yeterli omega-3 alımı tüm yaş grubundan bireyler, özellikle de büyüme dönemindeki çocuklar, bebek bekleyenler ve ileri yaştaki bireyler için oldukça önemli. Omega-3, vücut tarafından üretilemeyen, dışarıdan besinlerle alınması gereken bir doymamış yağ asidi. Bu yağ asitlerinin sadece yetişkinler için değil çocukların da hafıza ve zihinsel gelişimine yardımcı olduğu birçok araştırmada gösteriliyor. Cilt ve saç sağlığı, eklem ağrısı ve sertliği, inflamasyon, depresyon üzerinde de olumlu etkileri olduğuna dair çalışmalar var. Tüm bu sağlık faydalarından yararlanmak adına haftada en az 2 kez balık tüketimine özen gösterilmeli. Balıkları tüketmeden önce nerede ve hangi şartlar altında avlanıp tedarik edildiğini de tüm tüketicilerin şeffaflıkla bilmesi gerekiyor. Metro Türkiye de tüketicilerin çok hızlı bir şekilde bilgiye ulaşabildikleri dijital bir sistem kurarak tüketicilerin bilinçli alışveriş yapmasına katkı sağlıyor.”
“Balıkların ağdan tabağa uzanan yolculuklarını tam bir şeffaflıkla paylaşıyoruz”
Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç ise tüketicilerin balık ürünlerinde ağdan tabağa tüm süreçler hakkında bilgiye ulaşmasının önemine dikkat çekti. Alkaç açıklamasında, “Müşterilerimizi tabaklarında ne olduğunu takip etmeleri ve tükettikleri ürünlerin bilgiyle izini sürebilmeleri için kırmızı et, bal, meyve & sebze ürünlerinin yanı sıra balık ürünlerinde de izlenebilirlik çözümleri sunuyoruz. Hatta balıkta izlenebilirliği %100 sunan ilk perakendeciyiz. Müşterilerimiz mağazalarımızda satın aldıkları balıkların ağdan sofraya uzanan hikâyesini avlandığı denizden, avlanma tarihine ve tedarikçi bilgisine kadar öğrenebiliyor. Deniz balıklarında bir ilk olarak 2017 yılında başlattığımız izlenebilirlik uygulamamızın kapsamını ülkemizde müsilaj sorunun ortaya çıkması ile birlikte bu yıl genişlettik ve bugün itibarıyla deniz balıklarında %100’e yakın bir izlenebilirlik sağlıyoruz. Ayrıca Marmara Denizi’nden gelen deniz ürünlerini mevcut analizlere ek 6 mikrobiyolojik test parametresi ile birlikte, toplam 9 parametrede, kabuklu ürünlerini ise buna ilave 3 parametre ile toplamda 12 parametrede analiz ediyor. Balığın kaynağını bilerek ve güvenerek tüketmek isteyen herkes Metro Türkiye mağazalarında güvenle alışverişlerini yapabilir.” dedi.