Küresel İflas Endeksi 2020’deki yüzde 12’lik ve 2021’deki yüzde 6’lık düşüşten sonra, 2022 yılında yıllık yüzde 15’lik bir artışa işaret ediyor.
Uzmanlara göre bu yıldan itibaren ülkelerin para politikalarının faiz artırımlarıyla sıkılaşması özellikle gelişmekte olan ülkelere sermaye akışını olumsuz etkileyecek.
Enflasyon ve emtia fiyatlarındaki yükseliş de tüm dünyada işletme sermayesinin önemini artırırken sağlıklı nakit akışı yaratmak isteyen her şirketin odağında tahsilat yönetimi var.
Çünkü tahsilatta yaşanan herhangi bir sorun işletme sermayesinin kritik olduğu bu dönemde doğrudan şirketin varlığını tehdit edecek sorunlara yol açıyor.
Örneğin işletmeler geciken ödemeler nedeniyle ticari faaliyetlerine devam edebilmek için kendi öz kaynaklarını kullanmak zorunda kalıyor. Bu da nakit akışlarında problemler yaşamalarına ve operasyonlarının aksamasına neden oluyor. Geciken tahsilatlar şirketlerin fırsatları değerlendirmesini ve ihtiyaç duydukları yatırımları yapmalarını da engelliyor. Rekabette geri kalmalarına yol açıyor.
Tahsilat sorunu operasyonel riskler de yaratıyor. Geciken tahsilatlar şüpheli alacağa dönüşürken, işletme sattığı ürünün ödemesini alamadığı için ciddi zararlarla karşılaşabiliyor. Tahsilat sorunu maliyetleri de artırıyor. Satışı yapılmış bir ürünün ödemesinin gecikmiş bir periyotta tahsil edilmesi durumunda işletmenin aynı ürünü üretmek ya da satın almak için katlandığı maliyetler özellikle içinde bulunduğumuz yüksek enflasyonist ortamda ciddi oranda yükseliyor.
“Teknolojiyi etkin kullanmaları gerekiyor”
B2B ve B2B2C ödeme sistemlerinde Türkiye’nin öncü fintek şirketi Paynet Genel Müdürü Onur Ertürk de tahsilatta sorun yaşayan şirketlerin büyümek için gereken adımları atamadıklarını, bu durumun onların varlıklarını da tehlikeye attığını söylüyor. Bugün tüm şirketlerin bu konuya her zamankinden daha fazla odaklanması gerektiğini belirten Ertürk, bunun nasıl yapılacağını şöyle açıklıyor: “İçinde bulunduğumuz koşullarda şirketlerin öncelikli hedefi satış ve müşteri süreçlerini hızlandırmak. Ancak doğru bir strateji için tahsilat politikalarının da teknolojiyle paralel gitmesi çok önemli. Şirketlerin enerjilerini tahsilata değil, büyümelerine harcamaları için teknolojiyi etkin kullanmaları gerekiyor. Paynet olarak biz şirketlerin tüm ödeme süreçlerini dijitalleştirerek onlara destek oluyoruz. Paynet Ödeme Hizmetleri ile tahsilat süreçlerini, tüm kartlarla, kredi ile ödeme alma imkanı ve Cüzdanlarla Ödeme gibi tüm finansal ödeme alma enstrümanlarını tek bir teknoloji altyapısı ile paydaşlarımıza sunuyoruz. Gelişmiş raporlama sistemlerimizle şirketlerin, gerçekleşen işlemleri ve bu işlemlere ait ödemelerin vadelerini anlık ve sıkı takip edebilmelerini sağlıyoruz. Şirketlerin, kendileri veya bayi, mağaza ve şube gibi kanalları üzerinden Paynet’in sunduğu ‘tak-çalıştır’ çözümler aracılığı ile ek maliyetlere katlanmamalarını, doğrudan son kullanıcılar üzerinden tahsilat yapmasını mümkün kılıyoruz. PayPOS ile fiziki POS cihazına ihtiyaç duymadan saniyeler içinde temassız ödeme almayı sağlıyor, fiziki POS’u bir mobil uygulamaya çevirerek işletmelerin gereksiz maliyetlere katlanmadan işlerini büyütmesine destek oluyoruz. Gerçekleştirilen tüm işlemlerin güvenliğini, 7/24 çalışan fraud araçlarımız, tecrübeli ekiplerimiz ve gelişmiş PCI DSS uyumlu teknik altyapımızla sağlıyoruz.”