İGA İstanbul Havalimanı, ACI Europe tarafından verilen Havalimanı Karbon Akreditasyonu kapsamındaki ‘Karbon Salımı Sertifikasını Seviye 3’e yükselterek büyük bir başarıya imza attı.
İGA İstanbul Havalimanı, çevre ve sürdürülebilirlik politikası çerçevesinde yürüttüğü karbon ayakizi yönetme ve azaltma çalışmaları neticesinde, Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI Europe) tarafından verilen Havalimanı Karbon Akreditasyonu kapsamındaki Birinci Seviye Karbon Salımı Sertifikasını kısa bir süre içerisinde Seviye 3’e yükselterek uluslararası sertifikayı almaya hak kazandı.
Uluslararası Havalimanları Konseyi tarafından 2009 yılında başlatılan Havalimanı Karbon Akreditasyon Programı kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getiren İGA İstanbul Havalimanı, Seviye 3 ile birlikte karbon yönetim faaliyetlerine havalimanı ekosistemindeki paydaşlarına ait olan kapsam 3 emisyonlarını da dâhil etti.
İGA İstanbul Havalimanı İklim Değişikliği İle Mücadele Konusunda Etkisini Arttırıyor
Sürdürülebilirliğin, tüm faaliyetlerin merkezinde konumlandığı İGA İstanbul Havalimanı’nda, tasarımdan inşaata, inşaat döneminden operasyon sürecine kadar uzanan her aşamada çalışmalar sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda yürütülüyor. Sürdürülebilirlik faaliyetlerinin etkinliği ve değeri ise uluslararası kabul görmüş sürdürülebilirlik platformlarında yer alarak, tüm sektör ve kamuoyu ile paylaşılıyor.
Havalimanları için kurumsal olarak onaylanmış tek küresel karbon yönetim sertifikasyon programı olan ACI Karbon Akreditasyon Programı, karbon yönetimi konusunda önemli bir gösterge olarak öne çıkıyor. Günümüzde en önemli ESG risklerinden biri olan iklim değişikliği ile mücadele konusunda İGA İstanbul Havalimanı’nda gerçekleştirilen faaliyetlerin etkinliği, bu sertifikasyon süreci ile uluslararası seviyede ve üst düzeyde ifade ediliyor. Bu doğrultuda, her yıl raporlanan kapsam 1 ve 2 emisyonları ile beraber paydaş yönetim faaliyetlerinin yer aldığı kapsam 3 emisyonlarını da ekleyen İGA İstanbul Havalimanı, ACA Level 3 sertifikasını almaya hak kazandı. Böylelikle İGA İstanbul Havalimanı’nda, yaşam döngüsü bakış açısı ile misafirlerinin havalimanına ulaşımından uçuş operasyonuna kadarki tüm faaliyetleri karbon ayakizi raporlamalarına dâhil edildi.
Karbon Ayak İzi Yönetimi Başarılı Bir Şekilde Devam Ediyor…
Karbon Salımını düşürmek adına gerçekleştirilen çalışmalar kapsamında; İGA İstanbul Havalimanı’nda sera gazı kaynakları belirlenerek hesaplama metodolojileri tanımlandı. Açılış tarihinden itibaren tüm havalimanının enerji tüketim verileri izlenebilir ve sera gazı emisyonları da hesaplanabilir oldu.
Karbon emisyonlarının azaltılmasının hedeflendiği İGA İstanbul Havalimanı’nda, sera gazı emisyonlarının ölçme ve raporlanması için ISO 14064:2018 Sera Gazı Hesaplama ve Doğrulama Yönetim Sistemi Standardı ve Havalimanı Karbon Akreditasyon programı gerekliliklerini yerine getirmeye devam edecek. İGA İstanbul Havalimanı, önümüzdeki iki yıl içerisinde ISO 14064:2018 sertifikasını ve ACA LEVEL 4 sertifikasını hayata geçirmeyi planlıyor.
ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi ile entegre olarak çalışmakta olan sera gazı yönetim sistemi sayesinde de sera gazı emisyon kaynakları etkin bir şekilde belirlenirken, önemli enerji tüketen noktalar üzerinden iyileştirme faaliyetleri gerçekleştirildi.
İGA İstanbul Havalimanı’nda karbon emisyonunun azaltılması için, IoT Nesnelerin interneti teknolojisi kullanılarak uzaktan izleme ve kontrol, enerji verimliliği analiz sistemi yazılımı ile enerji tüketimlerinin takibi, enerjinin tek bir merkezden yönetilmesi, mekanik otomasyon sistemi uygulamaları, verimli kış soğutması uygulamaları vb. aksiyonlar alındı, paydaş yönetim faaliyetleri ve eğitim programları ile tüm havalimanı çalışanları için bilinçlendirme programları gerçekleştirildi.
Geleceğe Ulaşmak, Sürdürülebilir Olmaktan Geçiyor…
İstanbul Havalimanı’nda karbon emisyonun azaltılmasına yönelik çalışmaları değerlendiren İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Kadri Samsunlu; “Birinci Seviye Karbon Salımı Sertifikası’nı almaya hak kazandığımızda 2., 3., ve 4. seviyelerdeki sertifikaları da alacağımızdan hiç şüphem yok açıklamasında bulunmuştum. Kısa bir sürede Seviye 3’e yükselmeyi başararak önemli bir ilerlemeye imza atığımız için son derece mutluyum. İnsan hayatını, çevre ve topluma saygıyı odağımıza alarak, sürdürülebilirlik faaliyetlerimize hız kesmeden devam ediyoruz. Bir yandan bugünün ihtiyaçları için daha verimli çözümler sunarken bir yandan da sektörümüzün, paydaşlarımızın, çevrenin ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarını gözeterek, kaynakların sürdürülebilirliğini önceliklendiren yaklaşımlar geliştiriyoruz. Bu yaklaşımları da uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla sertifikalandırıyoruz. İGA olarak, İstanbul Havalimanı’ndaki karbon ayak izimizi azaltarak iklim üzerindeki etkimizi en aza indirmeye kararlıyız. Amacımız, gelecek nesillere örnek bir model oluşturarak, atığını dönüştürebilen, sürdürülebilir örnek havalimanları ve örnek şehirler oluşturabilmek. Dünya’nın, çevrenin kendine yetebilir bir devamlılık sağlaması noktasında sürdürülebilirlik konusu her zaman odak noktamızda olacak” ifadelerini kullandı.
Havalimanı Karbon Akreditasyonu’nda bir değil iki seviye birden yükselmek, büyük bir başarı…
ACI EUROPE Genel Direktörü Olivier Jankovec, “İstanbul Havalimanı’nın açılışından itibaren, İGA, hizmet kalitesi ve operasyonel performans bakımından her geçen gün yükseliş göstermektedir. Bugünkü başarılarından da açıkça görüldüğü üzere, Türkiye’ye ait bu merkezin doğaya olan duyarlılığı, mükemmellik ilkelerinin bir sonucu olarak temel öncelikleri arasındadır. Özellikle de Covid-19 pandemisinin etkilerini henüz yeni atlatmakta olduğumuz bu dönemde, Havalimanı Karbon Akreditasyonu’nda bir değil iki seviye birden yükselmek, havalimanı açısından kararlılık ve yatırım gerektiren kayda değer bir başarıdır. “Havalimanı kontrollü CO2” salımını büyük ölçüde düşürdüklerini ve operasyonel paydaşlarının da kendi üzerlerine düşeni yapmalarını sağladıklarını gösteren 3. Seviye ‘Optimizasyon’ başarıları için İGA İstanbul Havalimanı ekibini tebrik ediyorum. Bu geniş kapsamlı sorumluluk alanı, ACI EUROPE öncülüğünde oluşturulan ve farklı endüstrileri kapsayan 2050 Net Sıfır Karbon Emisyonu hedefine ulaşmak adına önemli bir adımdır” açıklaması yaptı.