Laba’nın Türkiye Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, kurumsal eğitim zincirindeki paydaşların nasıl etkilendiğini açıklıyor.
Her geçen gün hayatımıza daha çok dahil olan dijitalleşme, dünya genelinde online eğitim pazarının büyümesini hızlandırıyor. Öyle ki yapılan araştırmalar, 2020’de 88,33 milyar dolar pazar payına sahip online eğitimin 2026 yılına kadar her yıl ortalama %12,62’lik bir artışla 180,19 milyar dolara ulaşabileceğini gösteriyor. Özellikle pandemi etkisiyle aksaklığa uğrayan eğitim süreci için yeni çareler arayan birçok kurumun ve bireyin, yoğunlukla online eğitime yöneldiğini aktaran uluslararası eğitim platformu Laba’nın Türkiye Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, bu süreçte eğitim zincirindeki paydaşların nasıl etkilendiğini açıklıyor.
1. Bireyler: Pandeminin ilk başında kişiler, kendilerini eğlendirecek ve evlerinde keyifli vakit geçirmelerine katkıda bulunacak yeni hobilere yöneldi. Ancak zaman geçtikçe birçok kişi daha fazlasını yapmak istedi ve bu durum online eğitim içeriği talebini de artırdı. Online eğitimin, yüz yüze eğitimle karşılaştırıldığında, bilginin kalıcılığını %25 ila %60 arasında artırdığını ve öğrenmek için gereken süreyi %60’a kadar azalttığını aktaran Elif Tuzlakoğlu, çoğu kişinin ömür boyu sürecek bir online eğitim alışkanlığı edindiğini vurguluyor.
2. Eğitim Kurumları: Covid-19 pandemisi sırasında 1 milyardan fazla öğrenci neredeyse bir gecede yüz yüze eğitimden online eğitime geçti. Eğitimciler ders içeriklerini uzaktan aktarmayı acele bir şekilde öğrenmek zorunda kaldılar ve bu yeni, benzeri görülmemiş öğretim durumunda etkili eğitim için zorlu bir mücadele başladı. Birçok eğitim kurumu, online eğitimin yönetiminin daha kolay olduğunu düşünerek karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmek için e-öğrenim sağlayıcılarına başvurdu. Konuyla ilgili “Eğitim kurumları yüz yüze eğitime yavaş yavaş dönse de birçoğunun son on sekiz ayda başarılı olan online eğitim çözümlerinin en azından bir kısmını elinde tutacağını düşünüyoruz.” ifadelerine yer veren Elif Tuzlakoğlu, birçok kurumunun online eğitim sayesinde avantaj elde ettiğinin altını çiziyor.
3. Şirketler: Kurumlar için Covid-19, iş sürekliliği söz konusu olduğunda bir dizi engel ve zorluk yaratan benzeri görülmemiş bir sürece yol açtı. Çalışanların çalıştaylara, konferanslara ve iş eğitimlerine katılımları zorlaştı. Bu süreçte çözüm arayan kurumlar ise online eğitim çözümlerine her zamankinden daha fazla yatırım yaptı. Güncel olarak ofise dönen ya da hibrit çalışma sistemine geçen şirketlerin yoğunlukta olduğunu vurgulayan Elif Tuzlakoğlu, online eğitimin çalışanları konu ile nasıl, ne zaman ve nerede ilgileneceklerini seçme konusunda rahatlattığını ve bu nedenle online eğitim programlarına devam etmeyi seçen birçok çalışan olacağını aktarıyor.
4. Online Kursları Hazırlayan İçerik Üreticileri: Online içeriği oluşturmakla görevlendirilenler için uzaktan eğitim küresel salgından önce yaygındı. Ancak pandemi sürecinde birçok içerik üreticisi; yeni materyalleri nasıl geliştirdikleri açısından önemli zorluklarla karşı karşıya kaldı, fiziksel kısıtlamaların bir sonucu olarak evlerinin dışında içerik oluşturmakta zorlandı ve birçok uzak çalışan gibi tükenmişlik yaşadı. Ancak yeni normal dönemiyle birlikte üretkenliğin gün geçtikçe arttığını aktaran Elif Tuzlakoğlu’na göre, içerik üreticilerinin online eğitim pazarının büyümesinde büyük katkısı bulunuyor.
5. Online Eğitim Platformları: Pek çok online eğitim platformu, uzaktan çalışmaya ve ürünlerini çevrim içi sunmaya alışık olduğu için pandemiden etkilenmekten uzaktı. Değer zincirindeki diğer paydaşların aksine, artan talep karşısında online eğitim platformları bu süreçte fırsatlar elde etti. Özellikle hem şirketlere hem de bireylere cömert içerikler sunan platformların yükselişe geçtiğini vurgulayan Elif Tuzlakoğlu, platformların içeriklerini arttırmaya devam ettikleri sürece sektörde önemli bir yer edinebileceklerini aktarıyor.