Tepe Savunma ve Güvenlik Bilgi Teknolojileri Departmanı yöneticileri, güvenlik sektöründe kullanılmaya başlanan son teknolojiler hakkında bilgiler verdi.
Güvenlik, artık günümüzün her alanında en önemli ihtiyaçlar arasında yer alıyor. Bireylerin, mülklerinin ve değerli varlıklarının korunması artık daha da değerli. Teknolojinin hayatımızın tam ortasında yer almasıyla artık güvenlik sektöründe de teknoloji çağı başladı. Teknolojiden aldığı kuvvetle daha da güçlenen güvenlik sektörü, hem özel güvenlik görevlilerinin işlerini kolaylaştırıyor hem de olabilecek riskleri ve karşılaşılabilecek hata payını sıfıra düşürüyor. Geleneksel yöntemlerden daha fazlasını sunan yeni teknolojik çözümlerin güvenlikle bir araya gelmesiyle, geleceği şekillendirmek çok daha kolay.
Teknolojinin günümüzde artık her alanda yer edinmesiyle birlikte güvenlik şirketleri de hizmet kapsam alanlarına farklı güvenlik ihlallerini tespit etmek adına farklı teknolojiler kullanıyor. Güvenlik sektöründeki en son gelişmeleri ve trendleri takip eden Tepe Savunma ve Güvenlik, iş ortaklarına daha iyi hizmet verebilmek için çalışmalarına devam ediyor.
Teknolojinin hayata eklediği yeni kazanımlarla birlikte güvenlik ihlallerinin ve riskli durumların önüne geçmenin artık çok daha kolay olduğunu ifade eden Tepe Savunma ve Güvenlik Bilgi Teknolojileri Departmanı yöneticileri, sektörde kullanılmaya başlanan ve önümüzdeki yıllarda daha da yaygınlaşacak olan son teknolojiler hakkında bilgiler verdi:
1- Yapay Zekâ ve Makine Öğrenimi: Son dönemlerde yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi gelişmiş teknolojiler, güvenlik sektöründe oldukça benimsendi. Bu teknolojiler; güvenlik sistemlerinin verimliliğini artırmak, tehditleri daha iyi tanımlamak ve hızlı müdahale imkânı sağlamak için kullanılıyor. Yapay zekâ tabanlı algoritmalar, gözetim kameraları tarafından kaydedilen video görüntülerini analiz ederek anormallikleri tespit edebiliyor ve potansiyel güvenlik ihlallerini önceden öngörebiliyor. Bu teknolojiler ayrıca, büyük veri kümelerini analiz ederek, risk tabanlı profil oluşturma, davranış analizi ve suç eğilimlerinin tahmini gibi konularda da önemli bir rol oynuyor. Makine öğrenimi ise sürekli olarak veri topluyor ve analiz ediyor. Böylece tehditleri öngörebiliyor ve gelişmiş siber saldırıları tespit edebiliyor. Ayrıca, makine öğrenimi güvenlik sistemlerini zaman içinde öğrenerek daha etkin hale getirebiliyor ve yanlış alarm oranlarını azaltabiliyor. Yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi teknolojilerin güvenlik sektöründeki kullanımı, daha akıllı, proaktif ve etkili güvenlik çözümlerinin ortaya çıkmasına olanak sağlıyor.
2- Gelişmiş Biyometrik Güvenlik Sistemleri: Güvenlik sektöründe hızla yaygınlaşan bir teknoloji olan bu sistemler, kişilerin fiziksel veya davranışsal özelliklerini kullanarak kimlik doğrulama ve erişim kontrolü sağlıyor. Yüz, parmak izi, ses tanıma ve iris tarama gibi biyometrik özellikler, güvenlik protokollerini güçlendiriyor ve yetkisiz erişim girişimlerini engelliyor. Gelişmiş algoritmalar ve yapay zekâ teknikleriyle desteklenen gelişmiş biyometrik güvenlik sistemleri, yüksek doğruluk, güvenilirlik ve hızlı erişim imkânı sunuyor. Bu teknoloji, birçok sektörün güvenliğinde etkin bir şekilde kullanılıyor.
3- Video Analitiği: Yapay zekâ ve görüntü analizi tekniklerinin birleşimiyle desteklenen bu sistemler, kamera görüntülerini gerçek zamanlı olarak analiz ederek potansiyel güvenlik tehditlerini tespit ve takip etme imkânı sağlıyor. Gelişmiş algoritmalar sayesinde hareket algılama, nesne tanıma, yüz tanıma, plaka tanıma gibi özelliklerle donatılan kameralar, belirlenen senaryolar ve kurallar doğrultusunda olayları otomatik olarak değerlendirilebiliyor. Örneğin, anormal davranışlar, izinsiz girişler veya terk edilmiş nesneler gibi durumlar tespit edildiğinde, sistem otomatik uyarılar göndererek güvenlik ekiplerine hızlı bir şekilde müdahale imkânı sunuyor. Özel güvenlik görevlilerinin daha etkin bir şekilde çalışmasını da sağlayan video analitiği ile güvenlik olaylarına hızlı bir şekilde müdahale edilebiliyor ve yaşanan olayın daha detaylı analizi yapılabiliyor.
4- Siber Güvenlik: Güvenlik sektöründe teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte siber güvenliğin önemi de giderek artıyor. Kurumlar ve bireyler, siber saldırılara karşı korunmak ve verilerini güvende tutmak için güçlü siber güvenlik çözümleri arayışında. Sosyal mühendislik, fidye yazılımları, bilgisayar korsanlığı gibi tehditlerle karşı karşıya olan güvenlik sektörü, güvenlik cihazları ve ağları korumak için kapsamlı siber güvenlik önlemleri alıyor. Güvenlik açıklarını ve saldırıları tespit etme ile tehditleri engelleme gibi yeteneklere donatılan siber güvenlik çözümleri; yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi teknolojilerle birlikte güvenlik analitiği, tehdit istihbaratı ve otomatik savunma sistemleri gibi alanlarda büyük bir etkiye sahip. Özellikle Fraud yöntemleri olarak adlandırılan kimlik avı (Phishing), sahte faturalandırma (invoice fraud), içerik sahtekârlığı (content fraud), ödeme dolandırıcılığı (payment fraud) ve içerik hırsızlığı (content theft) konularındaki bilgisayar korsanlığı gibi tehditler söz konusu olduğunda siber güvenlik çözümleri fazlasıyla önem taşıyor.
5- Sanal Gerçeklik (VR) Teknolojisi: Güvenlik sektöründe, sanal gerçeklik (VR) teknolojisi, giderek daha fazla kullanılmaya başladı. Sanal gerçeklik, güvenlik ekiplerine olası güvenlik ihlalleri durumunda kriz senaryolarını oluşturma ve yönetme konusunda yardımcı oluyor. Bu teknoloji, gerçekçi sanal ortamlar oluşturarak güvenlik çalışanlarının eğitimlerini ve simülasyonlarını gerçekleştirmelerini de sağlıyor. Örneğin, tesisin güvenlik sistemlerini test etmek, bir acil durum senaryosunu taklit etmek veya karmaşık güvenlik operasyonlarını simüle etmek için sanal gerçeklik kullanılabiliyor. Bu, güvenlik personelinin pratik deneyim kazanmalarını ve olaylara hazırlıklı olmalarını sağlıyor. Sanal gerçeklik, mevcut güvenlik protokollerini gözden geçirme ve iyileştirme sürecinde etkili bir araç olarak da kullanılıyor.
6- Temassız Teknolojiler: Temassız teknolojiler, güvenlik sistemlerini daha etkili hale getiriyor ve kullanıcıların güvenlik önlemlerini kolaylıkla uygulamalarına olanak tanıyor. Biyometrik tanıma sistemleri, parmak izi, yüz tanıma veya iris taraması gibi geliştirilen temassız teknoloji yöntemleriyle, kimlik doğrulama süreci hızlanırken, yetkisiz erişim de en aza indirilerek güvenlik seviyeleri artıyor. Ayrıca, temassız geçiş kartları veya akıllı telefonlar üzerinden yapılan güvenlik kontrolleri, fiziksel temas gerektirmeden hızlı ve güvenli bir şekilde yapılabiliyor. Bu sayede, güvenlik sektöründe temassız teknolojiler, güvenlik önlemlerini geliştirerek kullanıcıların deneyimini iyileştirmekte ve daha etkili koruma sağlıyor.
Tepe Savunma ve Güvenlik Bilgi Teknolojileri Departmanı yöneticileri, gelecek yıllarda bu başlıkların çok daha hızlanarak artacağını, teknolojinin güvenlik sektöründe çok daha fazla yer kaplayacağı bilgisini de paylaştı.